Переводы „ahududu“ в словаре турецко » немецкий

ahududu <-nu> СУЩ.

ahududu

Himbeere ж.

Одноязычные примеры (не проверены редакцией PONS)

турецкий

Bu Şeker artık şu lezzetleri de içeriyor: limon, limon, kiraz, portakal ve mavi ahududu.

tr.wikipedia.org

Antosiyanin bakımından zengin besin bitkileri arasında yaban mersini, ahududu, siyah pirinç ve siyah ve diğerlerinin yanı sıra kırmızı, mavi, mor soya fasulyesi bulunur.

tr.wikipedia.org

Grenache'nin karakteristik lezzet profilleri, ince, beyaz biber baharat notasına sahip kırmızı meyve aromalarını (ahududu ve çilek) içerir.

tr.wikipedia.org

Yaz ortasında, meyveler olgunlaşmaya başlar (çilek, ahududu, frenk üzümü) ve yenilebilir mantarlar bol miktarda bulunur.

tr.wikipedia.org

Dağlarda bol miktarda kuşburnu, böğürtlen ve ahududu da mevcuttur.

tr.wikipedia.org

Bununla birlikte huş, çam, kızılağaç ve titrek kavak gibi ağacın yanı sıra, birçok çalılık türü, ahududu, kuşburnu, kuşüzümü ve alıç gibi ağaççık da yetişir.

tr.wikipedia.org

Meyan kökü çizgilerini andıran bir şekilde ekstrüzyon yapılır, ancak çilek, kiraz, ahududu veya tarçın gibi tatlandırıcılarla yapılır.

tr.wikipedia.org

Limon, çilek ve ahududu gibi farklı meyvelerle de yapılıabilir.

tr.wikipedia.org

Túró'da reçel olarak kayısı, çilek ve ahududu gibi farklı aromalı çeşitler var, ancak hindistan cevizi ve vanilya aromalı.

tr.wikipedia.org

Fabrikada üretilen çeşitler: ahududu, kayısı, çilek, moka, acıbadem, limon, vişne, portakal, mandalina, turunçgil, kakao, beğendik, muz ve nane likörü idi.

tr.wikipedia.org