Переводы „ayakkabı“ в словаре турецко » немецкий

ayakkabı <-yı> СУЩ.

ayakkabı

Schuh м.

ayakkabı boyası

Schuhcreme ж.

ayakkabı fırçası

Schuhbürste ж.

ayakkabı mağazası

Schuhgeschäft ср.

ayakkabı numarası

Schuhgröße ж.

Примеры со словом ayakkabı

ayakkabı boyatmak -e

sich (dat) die Schuhe putzen lassen (von)

ayakkabı boyası

Schuhcreme ж.

ayakkabı fırçası

Schuhbürste ж.

ayakkabı mağazası

Schuhgeschäft ср.

ayakkabı numarası

Schuhgröße ж.

topuklu (ayakkabı)

Schuh m mit hohem Absatz

yüksek ökçeli ayakkabı

Stöckelschuh м.

Одноязычные примеры (не проверены редакцией PONS)

турецкий

Giyilecek ayakkabı üstü küçük deliklerle desenli veya düz siyah ayakkabıdır.

tr.wikipedia.org

O, bol bir kot pantolon, sahte ayakkabılar ve beresiyle vücudunun keçi olan kısmını gizler.

tr.wikipedia.org

Goebbels, kısaltılmış bacağı nedeniyle metal bir destek ve özel bir ayakkabı giydi ve gevşek bir şekilde yürüdü.

tr.wikipedia.org

Genellikle kırmızı-siyah çizgili bir tişört ve beyaz-açık kırmızı ayakkabılar giyer.

tr.wikipedia.org

Choo ilk ayakkabılarını 11 yaşındayken bir çift terlik yaptı.

tr.wikipedia.org

Bu, tipik olarak gömlek, kravat ve pantolon, blazer ceket veya spor ceket, kadınlar içinse elbise,etek, topuklu ayakkabı içerir.

tr.wikipedia.org

Aracın içinde İrena'nın ehliyeti ile ayakkabısının tekinin çıktığını ve araç içerisinde İrena'nın parmak izlerinin bulunduğunu söyleyerek cinayet şüphelisi olduğu de belirtilir.

tr.wikipedia.org

Sadece fetiş kıyafetleri giymiş, iç çamaşırları, çoraplar, yüksek topuklu ayakkabılar, korseler veya botları içerebilen bir fetiş model tasvir edilebilir.

tr.wikipedia.org

Bir gün üçüncülük ödülü spor ayakkabı olan yarışmaya girmeye karar verir.

tr.wikipedia.org

Eshilos oyunun sunulması ile ilgili de maske, elbise ve yüksek ayakkabılar gibi yenilikler de getirmiştir.

tr.wikipedia.org