Konak konakçı ilişkisi, konak için faydalı görevler yerine getiriliyorsa mutualizm, konak için dezavantajlı olduğunda parazitlik, olarak adlandırılır.
tr.wikipedia.org Vaka yönetimi, dezavantajlı ekonomik maliyetler oluşturmadan her kişinin genel biyopsikososyal ihtiyaçlarını dikkate alan bütünsel bir yaklaşımla hastaneye yatışları azaltmayı ve bireylerin iyileşmesini desteklemeyi amaçlamaktadır.
tr.wikipedia.org Bu kısıtlama, kayarak müdahale yasağı ile birlikte, hem yaralanmaları önlemeyi hem de fiziksel olarak dezavantajlı kişilerin spor yapmasını kolaylaştırmayı amaçlamaktadır.
tr.wikipedia.org Ancak tüm dezavantajlı gruplar da temastan aynı düzeyde 'fayda sağlamamaktadır'.
tr.wikipedia.org Bu eğilimin destekçileri, evrensel sağlık hizmetlerini, sosyal yardım hizmetlerini, sübvansiyonlu eğitimi, dış yardımları ve dezavantajlı koşulların iyileştirilmesi için olumlu eylemleri teşvik edebilir.
tr.wikipedia.org