Senna, yarış yolunda acımasızlığı, kararlılığı, ölçülülüğü ve disiplini ile konusunda uzmanlaşmış, daha önce hiç kimsenin başaramadıklarını başarmıştır.
tr.wikipedia.org Klasisizm'in temel ögeleri kendi içinde soyluluk, sağ duyu ve akılcılık, uyum, açıklık, sınırlılık, evrensellik, idealizm, denge, ölçülülük, güzellik ve görkemliliktir.
tr.wikipedia.org Sonuçta ortaya çıkan uyum, ölçülülük ve güzellik izleyenlerin ruhunda ve zihinlerde kalıcı izler bırakacaktır.
tr.wikipedia.org Londra penetrasyon derinliği karesiyle ters orantılı underdoped cuprate süper iletkenler çok sayıda kritik sıcaklık gibi görünüyor ama ölçülülük sabiti delik ve elektron katkılı cuprates için farklıdır.
tr.wikipedia.org Raporda, erişimin engellenmesi yöntemi ile hem ölçülülük ilkesi hem de ceza sorumluluğun şahsiliği ilkesine aykırılıklar oluşturulmakta olduğu iddia edilmektedir.
tr.wikipedia.org