Переводы „ölmek“ в словаре турецко » немецкий

ölmek <-ür> ГЛ. неперех.

1. ölmek:

ölmek

sterben, umkommen, ums Leben kommen

2. ölmek (vor Durst, Hitze):

ölmek -den

beinahe umkommen vor etw

Примеры со словом ölmek

susuzluktan ölmek

verdursten

açlıktan ölmek

verhungern

Одноязычные примеры (не проверены редакцией PONS)

турецкий

Başka bir deyişle, ispirto içerek vergi kaçırmaya çalışmanın sonucu kör olmak ya da ölmek olarak gerçekleşmektedir.

tr.wikipedia.org

Köksal'ın son günlerinde en çok sarf ettiği cümlesi "ölmek istiyorum, dayanamıyorum artık." idi.

tr.wikipedia.org

Bu tür eş anlamlı sözcük gruplarına örnek olarak züğürt-yoksul, kısa-bücür, ölmek-vefat etmek, ceset-naaş-leş, sakat-engelli-özürlü ve bedava-beleş verilebilir.

tr.wikipedia.org

Eğer ikisinden biri ölmek zorundaysa özbilinçliliğin etkinliği başarısızlığa uğrar.

tr.wikipedia.org

Eski eş ve sevgililerine mektup yazarak ölmek üzere olduğunu bildirir ve onları malikanesine davet eder.

tr.wikipedia.org

Vatan için ölmek (pro patria mori) ise şerefli ve onurlu bir şey olarak görülüyordu.

tr.wikipedia.org

Ona göre doğmak birmiş olmaktır, ölmek her şeyin ilkesine dönmektir ve dünyanın tanıdığı ya da tanıyacağı bütün varlıklar sonsuz sayıda olmuş ve olacaklardır.

tr.wikipedia.org

Böylesine düşük bir kullanım aşamasına geçmiş bir dilin genellikle ölmek üzere olduğu düşünülür.

tr.wikipedia.org

En uygun örnekler, ölümün üzerinden 24 saatin geçmediği yeni ölmüş, ölmek üzere olan ya da canlı kerevitlerdir.

tr.wikipedia.org

Pek çok halk kültürü ürününde denizi geçmek (idit) ve denizden gelmek (dolazit) ölmek ve dirilmek ile özdeşleştirilir.

tr.wikipedia.org