турецко » немецкий

köprücük <-ğü>

köprücük kemiği ANAT

köprücük kemiği <-ni> СУЩ.

köprücük kemiği

Примеры со словом köprücük

köprücük kemiği ANAT

Одноязычные примеры (не проверены редакцией PONS)

турецкий
Kafatası çatlamış, bir köprücük kemiği ve diğer kemikler kırılmıştı.
tr.wikipedia.org
Kasım ayında, bir cyclo-cross yarışında köprücük kemiği kırıldığında sezonu kısa kesildi.
tr.wikipedia.org
Bar, son pozisyona girmeden önce göğüsse değmeden önce ya köprücük kemiği üzerinde ya da tam anlamıyla bükülmüş olan kolların üzerinde dinlendirilir.
tr.wikipedia.org
Bel omurları eklem çıkıntılarından yoksundur; köprücük kemiği oluşmamıştır.
tr.wikipedia.org
Ortaya çıkan ilk lenf keseleri, iç şahdamar (ingilizce: jugular) ve köprücük altı (ingilizce: subclavian) damarların birleştiği yerde eşleştirilmiş şahdamar lenf keseleridir.
tr.wikipedia.org
Diğer belirtilere örnek olarak yutma sırasında ağrı, ses kısıklığı, köprücük kemiği etrafındaki lenf bezlerinin şişerek büyümesi, kuru öksürük ve muhtemelen kanlı öksürük ya da kan kusma (hematemez) verilebilir.
tr.wikipedia.org
Köprücük kemiği daha uzundur, ve kürek kemiği arkadadır - böylece kolların hareket alanı daha da geniştir ve omuzları tamamen dönebilme özelliğine sahiptir.
tr.wikipedia.org
Göğüs lenf kanalı, omurga boyunca gider ve içindeki lenfi sol köprücük kemiği altı toplar damarına döker.
tr.wikipedia.org
Diana, 3 yaşındayken köprücük kemiği kırık bir halde bir kış gününde bir otobüs durağına bırakıldı.
tr.wikipedia.org
Dikey savurmalarda hedeflenecek bölge, esas olarak köprücük kemiği bölgesidir.
tr.wikipedia.org

Хотели бы вы добавить слова, фразы или переводы?

Пришлите данное слово нам, мы будем рады Вашему отзыву!

Интерфейс Deutsch | Български | English | Español | Français | Italiano | Polski | Русский | Türkçe