Kardeşlerden biri yenilmez bir asa istemiş, ölüm ona mürver asayı yapıp vermiş.
tr.wikipedia.org Ağaççık ve çalı türlerinden; taflan, defne, üvez, kızılcık, ormangülü, şimşir, yabani fındık, mürver, kocayemiş bulunur.
tr.wikipedia.org Ona bu gücü, kimsenin aklının almadığı yüce zekası, yetenekleri ve elindeki mürver asanın verdiği inanılmış ve kabul edilmiştir.
tr.wikipedia.org Fesleğen, nane gibi bitkilerin genç sürgünlerinde, cam güzeli gövdesi ve begonya yaprak sapının enine kesitinde köşe kollenkiması; yoncanın genç sürgünleri, mürver, ıhlamur gibi bitkilerin gövdesinde levha kollenkiması görülür.
tr.wikipedia.org Fındık, üvez, euonymus, dogrose, hanımeli, sarı akasya, mürver ve yaban havucu yetişir.
tr.wikipedia.org