Oyuncu, halkına küreselleşme, serbest ticaret, yenilenebilir kaynaklar, biyoteknoloji, nanoteknoloji, robotik, siber mühendislik ve sinirsel arayüz gibi teknolojik gelişmeler ve sosyal reformlar konusunda liderlik edebilir.
tr.wikipedia.org Filmlerinde diyalogları yazılı olarak farklı bir ekrana geçiş yaparak gösteriyordu ancak teknolojik gelişmelerden yararlanıp bu işin de üstesinden gelmeyi başardı.
tr.wikipedia.org Schumpeter'in iktisadi analize en önemli katkısı, kapitalizmdeki konjonktür dalgalanmalarını kötü hasat ve doğal afetler gibi dış faktörlerle açıklamayıp, teknolojik yeniliklere ve işadamlarının girişimlerine bağlamasıdır.
tr.wikipedia.org Nükleer silahlanmanın kronolojisi 20. yüzyıl, teknolojik ilerleme ve başarı bakımından aynı zamanda uygarlaşmış milletlerin birbirlerine sarf ettikleri şiddet içerici suçlamalar bakımından dikkate değerdir.
tr.wikipedia.org Belki de en önemli teknolojik değişiklik üzengi'nin bulunmasıdır.
tr.wikipedia.org