Переводы „parlak“ в словаре турецко » немецкий

(Перейти к немецко » турецкий)

parlak <-ğı> ПРИЛ.

1. parlak:

parlak

glänzend, strahlend

Выражения:

parlak

hervorragend

parlak başarı

Bombenerfolg м.

parlak başarı

Riesenerfolg м.

parlak dönem

Blütezeit ж.

Примеры со словом parlak

parlak başarı

Bombenerfolg м.

parlak dönem

Blütezeit ж.

Одноязычные примеры (не проверены редакцией PONS)

турецкий

Giger ise sanatsal ve mesleki anlamda hayatının en parlak dönemini yaşamaktadır.

tr.wikipedia.org

Ne yazık ki faiz konusundaki teorinin parlak yaklaşımı gerçeği yansıtmamaktadır.

tr.wikipedia.org

Yirmili yaşlarının ortasındaydı ve bu dönemdeki performansları pek parlak değildi.

tr.wikipedia.org

Fandango pembesi, 342 renk koduyla kιrmιzι renk aralιğιndadιr ve parlak bir renk tonudur.

tr.wikipedia.org

Fillitler, kayrak ile benzerlik gösterir fakat kayraktan daha yağlı, parlak ve dalgalı görünen bir yüzeye sahip oldukları için kolayca ayırt edilebilirler.

tr.wikipedia.org

Dönüşümlü bir yüzük; saçları ve kıyafetleri parlak turuncuya dönüyor ve daha uzun bir kuyruğu'de yapıyor.

tr.wikipedia.org

Elmas yüzük yok olur, hava belirgin olarak kararır, parlak yıldızlar ve gezegenler görünür.

tr.wikipedia.org

En büyük bölümü, en doğuda yoğun ve parlak bulutsu merkezine yakındır.

tr.wikipedia.org

Vasas tarihinin en parlak döneminde bu başarının mimarlarından biri oldu.

tr.wikipedia.org

Sentezlenen tiyoantrakinon analogu parlak sarı renkli ve katıdır.

tr.wikipedia.org