Переводы „zamandaki“ в словаре немецко » турецкий

baldig

yakın (zamandaki)

Одноязычные примеры (не проверены редакцией PONS)

турецкий

Bu sonuçlardaki değişmelerin gerçek hayattaki zihinsel yetenekleri veya yalnız geçmiş ve şimdiki zamandaki testlerin metodolojik sorunlarını mı yansıtıp yansıtmadığı tartışmalıdır.

tr.wikipedia.org

Karşılıksız bakım emeği çalışmalarına harcanan zamandaki cinsiyete özgü farkı ölçer.

tr.wikipedia.org

O zamandaki harem kadınlarının, kölelerinin veya cariyelerinin; müzik, şarkı söyleme, astroloji, matematik ve teoloji alanlarında kendilerini yetiştirdikleri bilinmektedir.

tr.wikipedia.org

Bu teoriler, eğik özgeçmiş uzay zamanı tanımlamak için genel göreliliğe dayanır ve o uzay zamandaki kuantum maddesinin davranışını belirlemek için genelleştirilmiş kuantum alan teorisi tanımlar.

tr.wikipedia.org

Yakın zamandaki çalışmalar, solak bireylerin bile tipik olarak sadece sol yarım kürede dil fonksiyonlarına sahip olduklarını göstermiştir.

tr.wikipedia.org

Nesnellik, yalnızca belli bir zamandaki genel geçerlilikle sınırlıdır.

tr.wikipedia.org