немецко » турецкий

Переводы „savaşan“ в словаре немецко » турецкий (Перейти к турецко » немецкий)

savaşan taraf

Одноязычные примеры (не проверены редакцией PONS)

турецкий
Hasan, İsrafil'in koyduğu yasaklara rağmen aşkı için savaşan inatçı bir erkektir.
tr.wikipedia.org
Bu düzenleme savaşan devletlere peşin ödemeyle silah satışına izin veriyordu.
tr.wikipedia.org
Bu sersem kafalı saraylılar grubu, böylece ordunun en iyi savaşan subaylarından kurtulmuş, ordunun ikmâlinden sorumlu subayları görevden almış ve onların yerine kendi siyasi favorilerini koymuşlardır.
tr.wikipedia.org
Devletler, tiranlık olarak gördükleri şeye karşı savaşan bir nesil için giderek ikiyüzlü görünen kölelik konusunda da harekete geçti.
tr.wikipedia.org
Abdülcanbaz, düzenin düzensizliğine ve bu ortamdan doğan ahlaksız, namussuz, utanmaz, arlanmaz tiplere karşı savaşan bir semboldür artık.
tr.wikipedia.org
Bu durumdaki kişiler savaş hukukuna göre özel koruma haklarına sahiptir ve diğer savaşan bireylerle aynı muamele göremez.
tr.wikipedia.org
Oyuncular ayrıca, yanlarında savaşan koyun veya kaplumbağa gibi hayvanları evcilleştirebilirler veya bazı durumlarda dünyayı daha hızlı geçmek için sürülebilirler.
tr.wikipedia.org
Bu ateşkes süresi barış görüşmelerinin savaşan, savaşmak zorunda kalan veya savaşın içine çekilen tüm taraf halklarının eksiksiz katılımının sağlanması için gereklidir.
tr.wikipedia.org
Polonyalı sanatçılar ve Polonya halkı tarafından ulusal amaçlar için savaşan kadınların sembolü olarak kabul edilmektedir.
tr.wikipedia.org
Mücahit (Arapça: مجاهد), kutsal sayılan bir ülkü, özellikle de İslam adına savaşan kişi.
tr.wikipedia.org

Хотели бы вы добавить слова, фразы или переводы?

Пришлите данное слово нам, мы будем рады Вашему отзыву!

Интерфейс Deutsch | Български | English | Español | Français | Italiano | Polski | Русский | Türkçe